Konya Seydişehir İlçe Jandarma Komutanlığı takımları, 18 Şubat sabahı, Seydişehir- Antalya yolunda yapılan denetim ve arama sırasında, plakasız arabanın şoförünü durdurmaya çalıştı. Şoförün kaçması üzerine jandarma takımları peşine düştü. Güzergahtaki Seydişehir Emniyet Müdürlüğü ve Seydişehir Bölge Trafik Amirliği takımları, arama- tarama çalışması yaptı.
Arama sonucu araç, Gevrekli Mahallesi’nde terk edilmiş bulundu. Jandarma grupları, Emre Kuru (24) olduğu belirlenen sürücüyü, yol altındaki menfezde saklanırken buldu.
CİNAYETİ İTİRAF ETTİ
Gözaltına alınan Emre Kuru, tabirinde, Antalya’nın Kepez ilçesinde, arkadaşı Atıf Ergen’in (25) babasına ilişkin 07 BIG 56 plakalı araçla Baraj Mahallesi’nde gezdiklerini, daha sonra tartıştığı arkadaşını karın ve sırt bölgesinden bıçakladığını, yaralı halde kaçmaya çalışan Ergen’in Kepez Baraj Göleti’ne ilişkin sulama kanalına düştüğünü söyledi. Antalya Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı gruplarca bölgede yapılan aramada, Ergen’in cansız vücudu, gölette bulundu.
‘Uyuşturucu ve uyarıcı unsur ticareti yapma ve sağlamak’tan arandığı da belirlenen Emre Kuru, ‘cinayet’ cürmünden sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
‘ÖNCE 3 KİŞİYDİK’
Tutuklu sanık Emre Kuru, 5 ay sonra birinci defa hakim karşısına çıkarıldı. Antalya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya; Emre Kuru, Atıf Ergen’in ailesi, taraf avukatları ile şahitler katıldı. Savunmasında, pazarda esnaflık yaptığını belirten Emre Kuru, Atıf Ergen’i mahalleden tanıdığını ve 6 yıldır arkadaş olduklarını söyledi.
Olay günü Ergen’i arayarak, bir şeyler yapma teklifinde bulunduğunu anlatan Kuru, “Atıf, yarım saat sonra yanında bir arkadaşıyla geldi ve beni aldı. Hakkımda yakalama kararı olduğu için çarşıda gezmek istemedim. Varsak’ta bulunan bir yerden alkol aldık. O esnada araçta 3 bireydik. Sonra beni bir tanıdığım aradı, onu da aldık, bir arada gezdik. Yanımızdakileri bıraktıktan sonra maktulle birlikte Varsak’ta ormanlık alana gittik” dedi.
‘ARAMA GEÇMİŞİNİN ÜST SIRASINDA EŞİMİN İSMİ VARDI’
Atıf Ergen ile dertleştiğini öne süren Emre Kuru, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Atıf, bana evliliğimin nasıl gittiğini sordu. Ben de düzgün gitmediğini, aramızdaki meseleler nedeniyle eşimin meskeni terk ettiğini söyledim. Eşim beni telefonundan ve toplumsal medya hesaplarından engellediği için paylaştığı gönderilere bakamıyordum. Ben de Atıf’tan telefonunu vermesini rica ettim. Hedefim, eşimin toplumsal medya hesabında paylaştığı fotoğraflara bakmaktı. Atıf, birinci başta vermek istemedi. Hatta bana ‘Bakıp da ne yapacaksın. Yeniden canın sıkılır’ dedi. İstemeyerek de olsa verdiği telefondan toplumsal medya hesabına girdim. Arama geçmişinin en üst sırasında eşimin kullanıcı ismi yazıyordu. Sorduğumda ise bana ezkaza arattırdığını söyledi; ancak çok kaçamak yanıtlar veriyordu. Akabinde bana hakaret etmeye başladı. Bana ‘Eşini evlenmeden evvel tanıyordum. Diğer şahıslarla de konuşuyordu. Eşinin gebe olduğunu söylüyorsun. Senden olduğu ne malum? Hastaneye götürdün mü?’ dedi ve küfürler etmeye başladı. Ben bu lafların akabinde otomobilden indim, o da benimle birlikte indi.”
‘KAÇ DEFA BIÇAKLADIM, HATIRLAMIYORUM’
Atıf Ergen’e “Karnında benim çocuğumu taşıyan bayan hakkında nasıl bu türlü konuşursun?” dediğini kaydeden Emre Kuru, şöyle konuştu:
“Atıf, bana küfrederek otomobilden indi. Üzerime yürüdü, yumruk attı. Üzerimde, pazarda eser kestiğim bıçak vardı. Atıf üstüme hakikat gelince kendimi korumak için bıçağı gösterdim. O da bıçağın üstüne yürüdü yaralandı lakin durmadı. Bana yeniden ağır hakaretler etmeye başladı. Ben de sarhoştum zati. Alkolün de tesiriyle onu kaç kere bıçakladım, hatırlamıyorum. Zati dar bir alanda hengame ediyorduk ve Atıf bu sırada dereye düştü. O sudayken elimi uzatıp, çıkarmak istedim lakin bana reaksiyon vermedi. Yere düşen otomobilin anahtarını alarak, olay yerinden kaçtım. Sonrasında kanlı gömleği değiştirdim. Eşimi bu olayların içine katmak istemediğim için polis ve savcılıkta farklı sözler verdim. Keşke bu türlü bir şey olmasaydı. Pişmanım.”
OĞULLARINI SAVUNDULAR
Sanık avukatı ise müvekkilinin öldürme kastı olmadığını savunarak, ‘haksız tahrik’ kararlarının uygulanmasını istedi.
Atıf Ergen’in babası Mehmet Ali Ergen de oğlunun makus yapıya sahip olmadığını belirterek, “Sanık palavra konuşuyor. Oğlumun aracını da yağmalamıştır. Olaydan sonra kredi kartından para çekmiştir. Oğlumu eziyet ederek öldürdüğünü düşünüyorum. Ayrıyeten ona birileri de yardım etmiş olabilir” diye konuştu.
Anne Emine Ergen ise oğlunun küfreden biri olmadığını savunarak, sanık tarafından haince tuzağa düşürüldüğünü kaydetti.
Kız kardeş Merve Ergen de sanığın, hayatındaki en kıymetli kişiyi elinden aldığını ve en ağır cezaya çarptırılmasını istediğini söyledi.
Tanıkların dinlenmesinin akabinde mahkeme heyeti, sanık Emre Kuru’nun tutukluluğunun devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.