İlkbaharla birlikte güney yarım küreden kuşların kuzeye göç seyahatinde, dünyanın en kıymetli kuş göç rotalarından olan Antalya kıyılarında Türkiye’nin birçok vilayetinden kuş gözlemcisi ve bilim beşerinin iştirakiyle Antalya Kuş Müşahede Kampı, bu yıl ikinci sefer düzenlendi. Tabiat Muhafaza Ulusal Parklar 6’ncı Bölge Müdürlüğü ve Antalya Kuş Müşahede Topluluğu iş birliğiyle düzenlenen aktiflik, ikinci yılında milletlerarası boyuta taşındı.
3 GÜNDE 130 CİNS GÖRÜLDÜ
Türkiye’nin birçok vilayetinden kuş gözlemcisinin yanı sıra Almanya, Rusya ve Avusturya’dan 8 gözlemci olmak üzere toplam 140 kuş gözlemcisi, Afrika’dan Akdeniz’i aşıp Türkiye’ye gelen kuşları fotoğrafladı. Üç günde Kıbrıs kuyrukkakanı, sarı başlı kuyruksallayan, kara sırtlı martı, boyun çeviren, uzun bacak, döğüşken kuş, tarla çintesi, dik kuyruklu ötleğen, çıkrıkçın ördeği, küçük kerkenez, ibibik üzere toplam 130 kuş tipini görüntüleyen kuş gözlemcilerini en heyecanlandıran ise çok nadir görülebilen keşiş kuyrukkakanı oldu.
KATILIMCI SAYISI ARTTI
Kuş gözlemcileri Gökçe Coşkun, Tamer Yılmaz, Mustafa Erturhan üzere isimlerin katıldığı etkinlikler, Manavgat ilçesindeki Ulualan, Side Titreyengöl, Denizkent kıyılarında, Serik ilçesinde ise Boğazkent kıyısındaki kuş cenneti olarak da bilinen bölgede gerçekleşti. Bu kıyıların dünyanın değerli kuş alanları ortasında yer aldığını belirten Gökçe Coşkun, “Geçen yıl 80 olan iştirakçi sayısı, bu yıl Türkiye’nin birçok ili, Almanya, Rusya ve Avusturya’dan gözlemcilerle 140’a yükseldi” dedi.
ENDER CİNS OLAN KEŞİŞ KUYRUKKAKANI DA GELDİ
Gözlem etkinliğinde en heyecan verici olayın keşiş kuyrukkakanı olduğunu belirten Coşkun, “Çünkü çok nadir görülebilen ve en son 3 yıl evvel kayıt yapılabilen bir tıp. Aktifliğe katılan tüm kuş gözlemcilerinin de büyük ilgisini çekti. Ayrıyeten çeltikçi sürüleri, kıyı kuşları, çokça cılıbıt dikkat çeken tipler oldu. Kıbrıs kuyrukkakanı, sarı başlı kuyruksallayan, kara sırtlı martı, boyun çeviren, uzun bacak, dövüşken kuş, tarla çintesi, dik kuyruklu ötleğen, çıkrıkçın ördeği, küçük kerkenez, ibibik üzere toplam 130 çeşidin manzara ve fotoğrafları elde edildi” diye konuştu.
KUŞ MÜŞAHEDE ŞUURU ARTIYOR
Son yıllarda kuş müşahedesi ve tabiat şuurunun toplumsal medya ve medya sayesinde arttığını kaydeden Coşkun, “Bu yıl iştirakçilerin birçoğu yeni başlayan şahıslardı, birinci kere eline dürbün alıp kuş müşahedesine katıldı. Bilhassa gençlerin bu taraftaki ilgisinin arttığını görmek tabiat sevgisi ve şuurun arttığını gösteriyor. Tabiat farkındalığı ve Türkiye’de kuş müşahedesine olan ilginin arttığını görüyoruz. Ekoturizm açısından da Antalya değerli bir potansiyeli barındırıyor. Antalya’nın deniz-kum-güneş tatil merkezi olmaktan öte ekoturizm açısından doğal zenginlikleriyle turizme büyük katkı potansiyeli olduğu görülüyor. Bilhassa ilkbahar göçünde İngiltere’den çok sayıda gözlemci geliyor. Bunun altyapısı oluşturulabilirse, ekoturizm hareketliliği artırılabilir” dedi.
AKDENİZ ÜZERİNDE 500 KİLOMETRELİK YOLCULUK
Antalya’nın Afrika’dan kuzeye göç eden kuşların rotası üzerinde olduğuna dikkati çeken Coşkun, “Bu göçmen kuşlar Afrika’dan çıktıktan sonra en az 500 kilometre deniz üzerinden uçuyor ve birinci dinlenme noktaları Antalya kıyıları. Göç devirlerinde toplamda 320’ye yakın kuş çeşidi gözlemlenebiliyor. Bunun 130’unu biz 3 günde gözlemleme bahtı elde ettik. Bu kıymetli bir sayı, hareketliliğin ve göç yoğunluğunun göstergesi. Akdeniz’i aşıp Türkiye’ye ulaşan kuşlar yorgun oldukları için korunabilecekleri bir alana yerleşmeleri gerekiyor. Ancak habitat kaybı nedeniyle ömür alanları daralıyor. Yapılaşma, moloz dökümü ve kirlilik büyük tehdit. Kamp sırasında da gözlemcilerin en çok dikkatini bu çekti. Örneğin keşiş kuyrukkakanını maalesef molozlar üzerinde fotoğrafladık” dedi.
YARDIMA MUHTAÇ KUŞ GÖREBİLİRSİNİZ
Göç devrinde bu tıp alanlarda çok sayıda yorgun, bitkin düşmüş, çeşitli doğal yahut insan sebepli yaralanmış kuş görmenin mümkün olacağını kaydeden Coşkun, “Bu çeşit yardıma muhtaç kuş gördüğünüzde lütfen uzman şahıslardan bilgi almadan müdahalede bulunmayın. Tabiat Muhafaza ve Ulusal Parklar gruplarına kesinlikle haber verilmeli. Yanlış yapılabilecek müdahaleler can kaybına sebep olabilir, bu yüzden yardıma muhtaç bir kuşa birinci müdahale çok önemli” diye uyardı.