Ömer Ali Şahiner ile ay-yıldızlı takımın aday takımına birinci kez çağrılan öteki bir futbolcu Nazım Sangare, Yunanistan ve Özbekistan’la yapacakları hazırlık maçları ile 2020 Avrupa Şampiyonası Elemeleri H Grubu’nda Fransa ve İzlanda’yla oynayacakları müsabakalar öncesi A Ulusal Kadro’nun Antalya Belek Turizm Merkezi’ndeki kampında açıklamalarda bulundu.
Alt yaş kümelerinde ulusal grup formasın giydiğini belirten Ömer Ali Şahiner, sonrasında uzun bir mühlet A Ulusal Kadro’ya seçilmek için beklediğini anlattı.
Bu uzun devrin kendisinde ulusal kadro hasreti oluşturduğunu vurgulayan Ömer Ali Şahiner, şöyle konuştu:
“Bu duruma, tek taraflı bakmak gerçek değil, tahminen benim de vakit zaman yanılgılarım vardır. Çok daha evvel bu talihi yakalamalıydım. Bugün buradayım ve çok farklı heyecan oldu. Benim de eksiklerim illa ki oldu, performansımla alakalı ama kime nazaran geç kalınmış değişir. Çuvaldızı kendime batırıyorum. Burada olmak büsbütün bizim elimizde, performansla geliniyor. Kimse sevildiği için eş, dost, ahbap olduğu için burada değil. Bunun üstüne koyarak her oyuncuya şans verileceğini, burada benim üstümde görebilirsiniz. Bilhassa son periyotta Anadolu kadrolarından gelen oyunculara baktığımızda, benimle birlikte bu sayıların artması, bu oyuncuların seçilmesi, hepimiz için farklı bir heyecan oluyor. Hiç umudumu kaybettim. Benim üzere oyuncuların önüne bakması, amaç koyması için çok kıymetli. Ben umudumu asla kaybetmedim. Bu manada da Şenol Güneş’e teşekkür etmem gerekiyor. Ulusal ekibe seçilmek için uzun bir müddet. Alt yaş kategorilerinde oynamış öbür arkadaşlarım için de o denli. Buradaki sorunu çözmek gerek. Her zaman konuştuğumuz ‘Nerede dert var’, ‘Oyuncularımız neden kayboluyor’ ya da ‘Alt yaş kümelerinde başarılıyız, sonrası neden gelmiyor’ üzere soruların yanıtlarını da bunun altında arayabiliriz. Geçen 4-5 sene benim için, öbür genç oyuncular için kayıp. Umarım bunların sayısı azalır ve o müddetleri doldurarak, başarılarla geçer.”
“Kaliteli yabancı geldiği vakit ligimizin ve kadroların kalitesi artıyor”
Ligdeki yabancı oyuncu hürlüğünün yerli oyunculara tesiri ile ilgili soru üzerine Şahiner, “Sahaya çıktığımız vakit oyuncunun pasaportu oynamıyor, yeteneklisi kalitelisi oynuyor.” diye konuştu.
Yılda 45 maç yapan Türk oyuncu olarak yabancı oyuncu serbestliğinin kendisini etkilemediğini, öbür arkadaşlarını da etkileyeceğini sanmadığını vurgulayan ulusal futbolcu, “Benim için çok düşünce teşkil etmedi. Gelen oyuncu kalitesine nazaran değişiyor. Bir çok yabancı arkadaşımızdan hem saha içinde hem de sah dışında olumlu kazanımlarım oldu. Deneyimler edindim. Futbolumuzdaki asıl badire sorun bu değil. Onlardan ne alabiliyoruz ne yarar sağlayabiliyoruz işin bu kısmına bakmamız gerekiyor. Kaliteli yabancı geldiği vakit ligimizin ve kadroların kalitesi artıyor.” tabirlerini kullandı.
“Fransa maçı yıpratıcı ve güç olacak”
Şahiner, A Ulusal Ekibin 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası Elemeleri’nde Fransa ile yapacağı maçla ilgili değerlendirmesinde, Fransa’yı daha önce yenemediklerini söyledi.
Karşılarında dünya şampiyonu bir grup olduğunu belirten Şahiner, şöyle devam etti:
“Hem fizik hem de performans olarak Fransa maçı yıpratıcı ve zor olacak. Fakat oradaki atmosferi çok âlâ bildiğim için hem taraftarın takviyesi hem de ulusal grubun kalitesi ile zira şu anda içeride çok kaliteli bir takım var. Bir değişim var. Hem nesil hem de oyun manasında önemli bir değişim var. Dışarıdan bakan bir gözle söylüyorum son derece umut verici ve geleceğe bakarken son derece ışık veriyor bu grup. İçinden bakınca bu hususta daha da eminim. Zor bir maç evet. Kağıt üzerinde fakat eşit koşullarda çıkacağız. Artık avantajlarımız olacak. Konya’nın süper atmosferi ve taraftarı önünde oynayacağız. Bunları lehimize çevirdiğimiz vakit hiçbir maç maçtan evvel kazanılmıyor. O gün daha çok isteyerek, daha çok gayret ederek Türk ulusal kadrosuna yakışır bir şekilde alanda olacağız. İnşallah elimizden gelenin en düzgünü yapar, 6 puan alırız. Neden olmasın? Futbolda imkansız yoktur. Bilhassa son periyotta izlediğimiz maçlarda olmaz, yapılmaz denilen şeyler oluyor. 3-0’dan 4-0’dan Şampiyonlar Ligi finalinde maçlar dönüyor. O yüzden olmayacak diye bir şey yok. İnşallah 6 puan olur. Ama olmazsa öteki seçenekler de düşünülür. Hocanın dediği üzere.”
“Önümüzdeki dönem hem asistlerim hem de gol sayılarım artar”
Bu dönem başında gayesinin asgarî 8 gol atmak olduğunu, birinci kez 8 gol sayısına ulaştığını vurgulayan Şahiner, ulusal gruba seçilmesindeki en büyük etkenlerden birinin de bu olduğunu lisana getirdi.
Milli ekibe seçilmesinin biraz geç olduğunu lisana getiren 27 yaşındaki oyuncu, “Önemli olan bundan sonrası. Hem bunun üstüne koyabilmek ki yapabileceğim bir şey. Kendi yeteneklerim ismine çok rahatlıkla yapabileceğim bir durum. Hem de şu anki durumun üstüne koyabilmek, ulusal grupta kalıcı olabilmek ve katkı sağlayabilmek için yapmam gerekenleri vazifelerim olarak görüyorum. İnşallah önümüzdeki dönem hem asistlerim hem de gol sayılarım artar. Hem kulübüme katkı sağlar yararlı olurum hem de ulusal ekibe katkı verir, yeterli performans gösteririm.” diye konuştu.
“Yusuf Yazıcı ve Abdülkadir Ömürleri izlerken heyecanlanıyorum”
Kendisinin alt yaş kümelerinde oynadığı grupla, Emre Belözoğlu ve Burak Yılmaz’ın oynadığı deneyimli takımla karışık bir ulusal ekip olduklarını belirten Şahiner, kampta nitekim hoş bir ortamın olduğunu söyledi.
Hem teknik takım hem çalışanların başta olmak üzere herkes birbiriyle samimi olduğunu belirten Şahiner, “Gelmeden evvel başımda ortamla ilgili soru işareti vardı. Geldikten sonra bu büsbütün kalktı. Çok hoş aile ortamı var. İnşallah uzun mühlet devam eder. Başarıyı getiren en kıymetli faktörlerden birisi birlikteliktir. O birlikteliği, ahengi yakaladığınız vakit alana yansıyor.” dedi.
Türk oyunculardan Çağlar Söyüncü, Cengiz Ünder, Enes Ünal ve Okay Yokuşlu’nun kıymetli kulüplerinde çok kıymetli katkı yaptığını aktaran Şahiner, şunları kaydetti:
“İnşallah çok daha uygun yerlere gidecekler, çok daha başarılı olacaklar. Fransa’nın kıymetli oyuncuları var kabul lakin bizim genç oyuncularımız daha bedelli. Emre ağabey çok kıymetli. Herkes onun gözüne bakıyor. Tecrübesinde her şeyi almaya çalışıyoruz. Tıpkı biçimde Burak ağabey de o denli. Herkesin konuştuğu ortak nokta, bizim genç oyuncularımız. Onlar daha cazip, daha heyecanlandırıyorlar. Yusuf Yazıcı ve Abdülkadir Ömürleri izlerken heyecanlanıyorum. ‘Şimdi ne yapacak’ diyoruz. Dışarıdan merak ediyordum, şimdi burada onları konuşuyoruz. İnşallah çok daha uygun yerlere gelirler.”
Nazım Sangare: “Tam Türk tipim yok”
Milli futbolcu Nazım Sangare ise A Ulusal Grup Teknik Yöneticisi Şenol Güneş’in daha evvel yaptığı açıklamasında Türk olduğunu bilmediği yönündeki tabirlerinin hatırlatılması üzerine, “Burada olmaktan çok gurur duyuyorum. Hoca benim Türk olduğumu birinci evvel bilmiyordu, onu anlıyorum. Ben kendimi birinci kere görsem Türk olduğumu düşünmem. Tam Türk tipim yok. Onu anlıyorum. Yeniden de çok hoş oldu benim için. Antalyaspor’da âlâ dönem geçirdim. Burada hocayla görüştük, ‘Nasılsın’ falan öteki bir şey konuşmadık. Çok gurur duyuyorum. Seçildiğim için çok teşekkür ediyorum.” sözlerini kullandı.
Sangare, tüm maçları kazanmak istediklerini ve kazanmak için alana çıkacaklarını bildirdi.
Gine Ulusal Ekibi’nin teklifine karşın Türk Ulusal Kadrosu’nu tercih etme sebebinin sorulması üzerine Sangare, “Gine’den bir yıldan beri teklif geliyor, ulusal ekip için. Babam Gineli, annem Eskişehirli. Biz her sene tatil için Türkiye’ye geliyorduk. Benim için çok güç bir şeydi ancak kendimi daha çok Türk hissediyorum. Her vakit Türk Ulusal Grubu’nda oynamak istediğimi söyledim. Çok şükür başardım, daha oynamadım lakin buradayım. Buraya gelmek çok zordu daha sıkıntı olanı burada kalmak. Kendime güveniyorum. İnşallah burada formayı giyeceğim, giydikten sonra bırakmak istemiyorum.” diye konuştu.