Ay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iki ülke ortasındaki ticaret hacminin 300 milyon dolara ulaştığını kaydederek, burada Türkiye’nin daha fazla ihracat yaptığını söyledi.
Kutulu besin, un, makarna, makine, tarım eserleri, demir-çelik üzere alanlarda Angola’ya ihracat yapıldığını lisana getiren Ay, bu sayının potansiyelin çok altında olduğunu, ikili bağlantıların geliştirilmesiyle daha üstlere çekilebileceğini anlattı.
Alp Ay, Angola’nın Türkiye ile Afrika ülkeleri ortasındaki ilgilerin gelişmesi ismine yürütülen süreçten bir ölçü geride kaldığını, alakaların şimdi yeni geliştiğini belirterek, “Bu yüzden eğitimden ticarete, savunmadan tarıma ve ikili vergilendirmenin önlenmesine kadar 10’dan fazla farklı alanda çalışıyoruz. Bu alanlarda Angola Cumhurbaşkanı Joao Lourenço’nun yıl sonuna gerçek Türkiye’ye gelmesi kelam konusu. Bu ziyaretlerde mutabakatları imzalayıp türel temeli atmış olacağız.” diye konuştu.
Türkiye ile Angola ortasında direkt uçuşların olmamasının da münasebetlerin gelişmesinin önünde duran pürüzlerden biri olarak gösterilebileceğini aktaran Ay, şu sözleri kullandı:
“Halihazırda ülkeler ortası uçmak aktarmalarla 20 saat sürebiliyor. THY’nin direkt uçuşlara başlaması hem siyasi hem ekonomik hem de kültürel ilgileri kıymetli formda etkileyecek. Zira Angola, bu 3 alanı da etkileyebilecek bir ülke. Daha evvel THY’nin direkt uçmasının önünde birtakım meseleler da oldu. Lakin yeni devirde Angola Cumhurbaşkanı Lourenço ile bu meseleleri aştığımızı düşünüyorum. THY, yılın son çeyreğinde direkt seferlere başlamayı düşünüyor. Haftalık kaç uçuşun olacağı, uçuşların hangi günler olacağı planlanıyor. Haftada karşılıklı 2 ya da 3 uçuş bekliyoruz.”
“Her yıl binlerce Angolalı bavul ticareti için Türkiye’ye gidiyor”
Büyükelçi Ay, direkt uçuşlar sayesinde iş insanlarının, yatırımcıların 7-8 saatte bir ülkeden başkasına ulaşabileceğini belirterek, bu durumun önemli kolaylık getireceğini bildirdi.
Türkiye’yi ziyaret eden Angola vatandaşı sayısının her geçen gün arttığını ve hala direkt uçuş olmamasına karşın yıllık 10 bin şahsa yaklaştığını lisana getiren Ay, “Bu bireylerin yüzde 90’ının emeli ticari partner bulmak ve bavul ticareti. Beşerler 24 saati göze alıp Türkiye’ye gidiyor ve dokumacılık eserleri getiriyor. Evvelce Portekiz’den getiriyorlardı. Bu uçuşlar her halükarda kar sağlayacak.” dedi.
Ay, Angola’nın dünyanın 9. büyük petrol üreticisi olduğunu, önemli elmas madeninin bulunduğunu kaydederek, fakat bu ülkenin kullandığı petrol eserlerinin yüzde 80’ini ithal ettiğini, petrolü işleyemediğini anlattı.
Ekonomisi petrole bağımlı olduğu için petrol fiyatlarının düşmesi halinde ülkenin düşünceye girdiğini aktaran Ay, “Bu yüzden Angola, yeni Cumhurbaşkanı Lourenço ile kaynakları ve ekonomiyi çeşitlendirmek istiyor. Tarım, turizm, sanayi üzere alanlarda önemli yatırım teşviki var. Bu teşvikler başta Türkler olmak üzere yabancı yatırımcılar için önemli avantaj sağlıyor.” diye konuştu.
Ay, “Mesela 2-3 yıl içinde bu dönüşüm sağlanırsa sonrasında buraya un satmak güç olacak fakat şimdiden burada bir Türk yatırımcının kuracağı un fabrikası ile önemli yarar sağlayabilecek.” değerlendirmesinde bulundu.
“Ticaret ve yatırımlar katlanarak artacak”
Alp Ay, Angola’da Türk yatırımcılar için tarımdan madenciliğe, inşaattan elektrik dağıtımına, balıkçılıktan dokumaya, güçten yan endüstriye kadar önemli fırsatlar bulunduğunu belirterek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Angola’da bu ve gibisi çok sayıda alanda sayısız fırsat mevcut. THY’nin direkt uçuşlara başlaması ve 10’dan fazla alanda ikili mutabakatların imzalanmasıyla Türkiye ile Angola ortasındaki ticaret hacmi ve karşılıklı yatırımlar katlanarak artacaktır. Madencilikte, turizmde, atık değerlendirmede, tarımda kıymetli firmalarımız şu anda Angola’da yatırım düşünüyor. Görüşmeler hoş gidiyor. Direkt uçuşlarla bu sayının artacağını, ticaret muahedeleriyle da daha süratli somutlaşacağını düşünüyoruz. Lakin şunu da söylemek istiyorum şu an direkt uçuşlar olmaması ve geliş gidişin çok uzun sürmesine karşın Türk yatırımcılar Angola’nın potansiyelini görüyor ve gelmeye başladılar.”
Ay, karşılıklı münasebetlerin gelişmesiyle ileride Angolalı yatırımcıların da Türkiye’ye yatırım yapacağını, ülkeler ortası kültürel ve dostça bağlantıların gelişeceğini bildirdi.
Türk dizilerinin Angola’da değerli bir izleyici kitlesi tarafından takip edildiğini lisana getiren Ay, İstanbul’a ve Türkiye’ye yönelik inanılmaz bir sempati olduğunu söyledi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Afrika ülkelerine yönelik kazan-kazan anlayışına dayalı dostça halinin Angolalı önderler tarafından takdir edildiğini lisana getiren Büyükelçi Ay, görüşmelerinde yetkililerin bu mevzuyu daima söz ettiklerini anlattı.