AK Parti YSK Temsilcisi Recep Özel’in imzasının yer aldığı itiraz dilekçesinin birinci kısmında seçimlerin idaresi ve kontrolünün nasıl yapılacağına ilişkin bilgi verildi.
Anayasa’nın ilgili kararlarınca seçimlerin dürüstlüğünün teminat altına alındığına işaret edilen dilekçede, dürüstlüğün lakin seçimlerin tarafsız yönetim ve kontrolle mümkün olacağı vurgulandı.
Bu bahiste gösterilecek zafiyetin, seçim sonuçlarını direkt etkileyeceği söz edilen dilekçede, seçimlerin demokratikliğine gölge düşmemesi için oy verme sonrasındaki süreçlerin de eksiksiz bir formda yerine getirilmesi gerektiği kaydedildi.
Bu durumun ne kadar ehemmiyet arz ettiğinin, 31 Mart 2019’daki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptaline ait YSK’nin gerekçeli kararında belirtildiğine vurgu yapılan dilekçede, “Gerekçeli kararda seçimin iptaline destek, seçim şuralarının ve seçmen kütük ofislerinde yapılan yöntemsiz ve kanuna muhalif süreçler temel gösterilmiştir.” sözleri kullanıldı.
Söz konusu kararda YSK’nin, kanuna ters süreç yapan ilçe seçim kurulu lideri ve seçim müdürleri ile başka sorumlular hakkında kabahat duyurusunda bulunulmasına hükmettiği kaydedilen dilekçede, bunun üzerine kelam konusu sorumlular hakkında soruşturma başlatıldığı vurgulandı.
“Seçimlerin iptaline neden olan konular tekrar yaşanmasın”
Şişli 1. İlçe Seçim Heyeti Başkanlığının, hakkında soruşturma açılan seçim şurası liderleri ile başka görevlilerin, yenilenecek İstanbul seçimlerinde görev almamaları gerektiği istikametinde karar aldığı, bu durumun açıklığa kavuşması için de YSK’den görüş istediği aktarılan dilekçede, şu tabirlere yer verildi:
“Ancak heyetinizin 31 Mayıs 2019 tarihli 4753 sayılı kararıyla ilçe seçim konseyi liderlerinin ve seçim müdürlerinin vazife ve yetki sorumlulukları 298 sayılı Kanunun 15 ve devamı hususları ile Seçim Müdürlükleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Genelgede belirlenmiş olduğundan, 23 Haziran 2019 tarihinde yapılacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için ilçe seçim konseyi başkanı, seçim müdürü ve seçim işçisinin misyon değişikliği konusunda bu aşamada yapılacak süreç bulunmadığı kararlaştırılmıştır. Şişli 1. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 30 Mayıs 2019 tarihli yazısı üzerine verilen Yüksek Seçim Kurulunun 31 Mayıs 2019 tarihli 2019/4753 sayılı kararı eksik değerlendirilmiş olması nedeniyle ve seçimin iptaline neden konuların tekrar yaşanmaması bakımından, 23 Haziran 2019 tarihinde yapılacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin sağlıklı, sistemli ve şaibelerden uzak bir ortamda yapılabilmesi ve bu süreçlerin tarafsız bireylerce yürütülebilmesi için kanuna aykırı süreçleri gerçekleştiren ilçe seçim şurası lideri yargıçlar ile seçim müdürlerinin mevcut misyonlarından süreksiz olarak alınarak yerlerine yeni görevlendirmeler yapılması, seçimin güvenirliliği açısından ehemmiyet arz etmektedir.”
“İlçe seçim heyetlerinin usulsüzlüklerini YSK tespit etti”
YSK’nin İstanbul seçimlerinin iptal edilmesine ait gerekçeli kararında, seçim esnasında ve sonrasında yapılan usulsüzlüklerin somut bir şekilde anlatıldığı aktarılan dilekçede, kanuna karşıt süreç ile usulsüzlüklerin öncelikle ilçe seçim konseyi liderleri ile seçim müdürleri tarafından yapıldığının ortaya konulduğu bildirildi.
YSK’nin tespiti ile ilçe seçim konseyi liderleri ile seçim müdürlerinin, yöntemsiz süreçlerden birinci derecede sorumlu tutulduğu belirtilen dilekçede, şu kıymetlendirme yapıldı:
“Gerekçeli karardan açıkça anlaşılıyor ki kanuna karşıt durumun gerçekleşmesinde sorumluluk, 298 sayılı Kanuna nazaran yetkili olan ilçe seçim kurulu başkanlarındadır. Fakat bu konuda yürütülen soruşturmalar ve yapılan araştırmalara nazaran kanuna alışılmamış süreçlerin seçmen kütük ofisi seçim müdürleri marifetiyle yapıldığı da ortaya çıkmıştır. Seçmen kütük ofislerinin sevk ve idaresi ile genel uygulamaya nazaran seçim hazırlık evrelerinin seçim müdürleri tarafından yapıldığı ve yürütüldüğü malumunuzdur. Seçimlerde misyon alan sandık kurulu lider ve memur üyeleri ile oy verme sonrasında sonuçların SEÇSİS’e işlenmesi konusunda ilçe seçim konseyi başkanlığı bünyesinde vazife yapmak üzere dışardan görevlendirilen işçinin eğitim ve bilgilendirme süreçlerinin tamamının seçmen kütük ofisi seçim müdürleri vasıtasıyla yapıldığı da gözden kaçırılmamalıdır. Kaldı ki YSK’nin, seçim müdürleri hakkında yalnızca cumhuriyet başsavcılığı nezdinde cürüm duyurusunda bulunularak soruşturma başlatılması ile yetinmeyip, bunlar hakkında ayrıyeten idari soruşturma da başlatması konusunda Yüksek Seçim Heyeti Lideri’ne yetki vermesi gerekirdi. Bu konu dahi Yüksek Seçim Kurulunca gözden kaçırılmış bir durumdur.”
“Talep edilen dokümanlar verilmedi”
YSK’nin orta kararı gereği İstanbul’daki ilçe seçim şurası başkanlıklarından talep edilen doküman ve bilgilerin AK Parti’ye verilmediği, keyfi uygulamalar yürütüldüğü, hileli sistemlerle tıpkı sözler içeren tutanaklar düzenlenerek usulsüzlükleri kapatma yoluna başvurulduğu kaydedildi.
İstanbul seçimlerinin iptal edilmesine neden olan gelişmelere bir bütün olarak bakıldığında, hakkında soruşturma açılan ilçe seçim heyetleri başkanları ile öbür görevlilerin yenilecek seçimlerde de vazife almasının kuşkuya neden olacağı vurgulanan dilekçede, Şişli 1. İlçe Seçim Heyeti Başkanlığının da bu istikamette kanaat bildirdiği aktarıldı.
Bu nedenle seçimin iptaline temel konuların tekrar yaşanmaması, kamuoyunda kuşku ve kuşkuya tekrar yer verilmemesi için 23 Haziran’daki seçimlerde hakkında soruşturma başlatılan isimlere vazife verilmemesi talep edilen dilekçede, şu tespit yapıldı:
“Seçimlerin sağlıklı, sistemli ve şaibelerden uzak bir ortamda yapılabilmesi ve bu süreçlerin tarafsız şahıslarca yürütülebilmesini teminen, 23 Haziran 2019’da yapılacak seçimin katılaşmasına kadar haklarında isimli soruşturma bulunan ve misyonlarını berbata kullanmak suretiyle kanuna muhalif süreçleri gerçekleştiren İstanbul vilayetine bağlı ilçelerdeki seçim müdürlerinin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 137, 138 ve 145. hususları ile Yüksek Seçim Heyeti Memur İmtihan, Atama, Yer Değiştirme ve Nakil Yönetmeliğinin 21/b ve 35/3. maddeleri yeterince, Yüksek Seçim Heyeti Lideri’nin re’sen yetkisine istinaden mevcut vazifelerinden alınarak yerlerine tıpkı statüde yeni görevlendirmeler yapılması yahut kelam konusu seçim işlerinin tıpkı ilçelerde vazifeli olup deneyimli personeller vasıtasıyla yürütülmesinin sağlanması, tıpkı biçimde, 31 Mart 2019 tarihinde yapılan seçimlerde vazifeli olup, hala misyonları başında bulunan ilçe seçim şurası lideri yargıçların de süreksiz olarak vazifelerinden alınarak, 23 Haziran 2019 tarihinde yapılacak seçim iş ve süreçlerinin birebir yargı etrafı içerisinde vazifeli öbür yargıçlarca yürütülmesi için gerekli görevlendirme durumunun Yargıçlar ve Savcılar Şurasına iletilmesini arz ederim.”
Dilekçenin ekinde, YSK’nin 1999/432 sayılı kararı emsal olarak gösterildi.