MÜJDE IŞIL- Giacomo Puccini’nin “Madam Butterfly”, “Tosca” ve “Turandot” operaları daha ünlüdür, aryaları çok daha bilinir. Birinci periyot yapıtlarından “La Bohème” biraz onların gerisinde kalmış üzere görünebilir fakat çok sayıda yapıta ilham kaynağı olmuşluğu var. Amerikan Rock müzikali “Rent”ten Norman Jewison’ın “Moonstruck”ına ve Baz Luhrmann’ın “Moulin Rouge!”una kadar… Henri Murger’in 1951 tarihli “Scènes de la vie de boheme” isimli yapıtından Luigi Illica ve Giuseppe Giacosa’nın librettosunu yazıp Puccini’nin bestelediği operanın prömiyeri 1896’da yapılmış; Türkiye’de ise birinci kere 1945’te sahnelenmiş. İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin yapımı olan, Konutun Atik’in sahneye koyduğu, orkestrayı İbrahim Yazıcı’nın yönettiği ve dekor dizaynını Çağda Çitkaya’yanın gerçekleştirdiği “La Bohème” de geçtiğimiz aylarda Atatürk Kültür Merkezi’nde prömiyer yaptı.
Bohem hayatı yaşayan ve geçimlerini sanat yapıtları yaratarak kazanan bir küme arkadaşa odaklanıyor öykü. Şair Rodolfo, yoksul Mimi’ye âşık olurken ressam Marcello da şuh müzikçi Musetta ile çalkantılı bir bağ yaşıyor. Mimi hastalanınca Rodolfo, aşkıyla gelecek ortasında bir seçim yapmak zorunda kalıyor. Bu güzelim operayı izlemek için salona gelenler ortasında çekim yapılmasın anonsuna karşın sayısız defa cep telefonuyla kayıt alanlar, üst yazıları okumak için başımızı daima üst doğrulturken sahneye bile bakmadan cep telefonunda yazışanlar ve uyuyanlar da vardı. İzleme adabı ve opera seyretmenin elitmiş üzere gösterme kontenjanından faydanlanma hedefindekiler çabucak kendini belirli ettiler özetle.
Akıcı reji ve şık dekor
Puccini’nin uzun operalarının tersine yarımşar saatlik dört perdeden oluşan eser, akıcı reji ve şık dekor dizaynıyla sahneye konmuş. Sanatkarların şiddetli ömür şartlarının kimi coğrafyalarda hiç değişmediğini görmek çok düşündürücü. “Fakir lakin gururlu” klişesini en derinden hissettiriyor eser. Rodolfo’da Bülent Külekçi çok başarılı. Arkadaşı Marcello’ya hayat veren Murat Güney, “Carmen”deki Escamillo performansı kadar öne çıkmasa da onu izlemek çok keyifli; Musetta rolünde Cihan Işık Yasemin’i de… Lakin “La Bohème”in yıldızı Mimi’ye can veren Gülbin Günay. Çekingenliğinden saf aşkına kadar her hissini o harika sesiyle seyirciye yaşatırken bir manşonun bedeli bu olmamalıydı hüznüyle de baş başa bırakıyor bizi. “La Bohème” operası 22 Nisan’da Atatürk Kültür Merkezi – Türk Telekom Opera Salonu’nda.