Bugün Çin Halk Cumhuriyeti’ne resmi ziyaret gerçekleştirecek Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çin haber ajansı Şinhua’ya verdiği yazılı röportajında, başbakanlığı periyoduna denk gelen 2010 yılında iki ülke ortasında stratejik iş birliğinin oluşturulduğunu ve bu bağların güçlendirileceğini belirtti.
Ziyaretinde her bahsin konuşulacağını kaydeden Erdoğan, iktisat, ticaret, turizm, yatırımlar, güvenlik, savunma ve terörle uğraş üzere mevzulara daha fazla öncelik verileceğini ve tıpkı halde, ikili iş birliği alanlarının yanı sıra ortak gündemde yer alan bölgesel ve milletlerarası mevzuların da istişare edileceğini aktardı.
Erdoğan, Türkiye’nin, Çin’in “Kuşak ve Yol Girişimine” birinci takviye veren ülkelerden biri olduğunu tabir etti.
“Orta Koridor” projesi ile “Kuşak ve Yol Girişimi”nin tabiatları gereği uyumlu olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
“Çin Devlet Lideri Şi’nin, ulaştırma ve bağlantı ağının genişletilmesi, yalnızca fiziki ve ekonomik değil tıpkı vakitte kültürel ve beşeri bağların da artırılması tarafındaki yaklaşımını benimsiyoruz. Ticaret hacmimizi istikrarlı bir biçimde artırma konusunda mutabıkız. Daha fazla Türk eseri, özellikle tarım eserlerimiz Çin piyasasına girmeye başladı. Çinli yatırımcıların ülkemize ilgisi sürüyor. Turizm iş birliğimiz sistemli olarak gelişiyor, iki halkın karşılıklı ziyaretleri artıyor. Evvelce bahsettiğim üzere bizim Orta Koridor Teşebbüsümüz ile Çin’in Jenerasyon ve Yol Teşebbüsü ortasında doğal bir ahenk var. Bu ahenk, bize Orta Asya ve Afrika üzere geniş coğrafyalarda Çin ile iş birliği yapma imkanı sunuyor. Kalkınma yolundaki iki güçlü G-20 ülkesi olarak, münasebetlerimizdeki bu ivmeyi sürdürmek hem halklarımızın refahı hem memleketler arası istikrar manasında büyük kıymet arz ediyor.”
Erdoğan, iki ülke ortasındaki üst seviye görüşmeleri her alanda canlı tutmaya çalıştıklarını belirterek, “Karşılıklı artan ziyaretlerin meyvelerini toplamaya başladık. İş birliğini nasıl ilerletebileceğimize dair somut bir ikili gündemimiz var. Münasebetiyle Çinli dostlarımızla bu temasları, istişareleri sıklaştırdıkça, bağlarımızın siyasi, ticari, kültürel bütün veçhelerinin geliştiğine daima birlikte şahit olacağımıza inanıyorum. İş birliğini nasıl ilerletebileceğimize dair somut bir ikili gündemimiz var. Münasebetiyle Çinli dostlarımızla bu temasları, istişareleri sıklaştırdıkça, bağlarımızın siyasi, ticari, kültürel bütün veçhelerinin geliştiğine daima birlikte şahit olacağımıza inanıyorum. Global piyasalarda belirsizliğin arttığı mevcut iklimde önde gelen oyuncular olarak Çin ve Türkiye’nin irtibatı artırmalarının izlenecek en yanlışsız yol olduğu kanaatindeyim.” sözlerini kullandı.