BBP Genel Lideri Mustafa Destici, Ankara Altındağ Kültür Sarayı’nda milletvekili adayları ve seçim beyannamesi tanıtım merasiminde konuştu. Destici, Türkiye’nin kısa vakitte çok değerli bir ara kat ettiğini belirterek, “Geride bıraktığımız 5 yıl boyunca, dünyanın ve bölgemizin maruz kaldığı, ülkemizi de önemli ölçüde etkileyen güneyimizdeki savaş ve göçler, pandemi, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli sarsıntılar; bizi, her zamankinden daha akılcı, sağduyulu ve kararlı adımlar atmaya mecbur kılıyor. Bu koşullarda dahi, siyasete ‘pazarlıklar’, ‘paylaşımlar’ ve ‘çıkarlar’ çerçevesinden bakan bir siyasi anlayışın ülke idaresine talip olmasını, farklı bir sorun olarak değerlendiriyoruz” diye konuştu.
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı, CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Destici, “Sayın Kılıçdaroğlu’na soruyorum; 23 Nisan oldu sen cumhurbaşkanı oldun, partinden istifa edecek misin, parti genel başkanlığını bırakacak mısın? Öbür 5 genel lidere da soruyorum; pekala siz de cumhurbaşkanı yardımcısı olduğunuzda partilerinizin genel başkanlığı vazifelerinden istifa edecek misiniz? Etmeyeceklerini açıkladılar. Haydi burada prensipsizlik yaptılar, kelamlarını yuttular. Pekala asıl problem şu; PKK’ya ne verdiniz, PKK’ya ne taahhüt ettiniz, PKK’nın siyasi uzantısı HDP’ye ne taahhüt ettiniz. TİP’e, DHKP-C’ye; biliyorsunuz onlarda DHKP-C’nin sözcülüğünü yapan milletvekilleri var. Devlet düşmanı ne kadar varsa orada. HDP; artık de Yeşil Sol diye bir tertip kurmuşlar. Aslında yanlış yapmışlar; Kızıl Sol demeleri lazımdı. Her şeyi istismar ettikleri üzere barışı, istikrarı, demokrasiyi istismar ettikleri üzere ‘yeşil’i de istismar ettiler. Sırrı Sakık ne dedi Kılıçdaroğlu’na; kapalı kapılar gerisinde verdiğin kelamları açıkla. Artık Sayın Meral Akşener bununla ilgili yorum yaptı mı? Niçin Akşener; zira ‘HDP eşittir PKK’ diyor bizim üzere. Lakin icraata gelince sıfır.”
“Balkanlar’da yaşayan kardeşlerimizin yanındayız” diyen Destici, şöyle devam etti:
“Hangi kökene sahip olursa olsun, nereden gelirse gelsin, şayet birileri PKK’nın siyasi partisi ile iş birliği yapıyor, PKK’ya terör örgütü demiyorsa o vakit benim onunla işim olmaz. Ben onun tam karşısındayım. Devletin varlığına savaş açmış, binlerce asker ve polisimizi şehit etmiş, 40 binden fazla vatandaşımızın canına kıymış terör örgütü ile birlikte olup, onun siyasi uzantısı ile kol kola yol yürüyenlerin elbette ki tam karşısındayım, karşısında olmaya da devam edeceğim. Onların konuştuklarını benim ve arkadaşlarımın nezdinde hiçbir manası yok. Vız gelir tırıs sarfiyat.”
Kitlesel protestolar yapıldı: Macron geri adım atmadı