120. kuruluş yıllarını kutlayan Beşiktaş ile Atletico Madrid’i dün akşam Vodafone Park’ta buluşturan keşke bir Şampiyonlar Ligi maçı olsaydı. Tadına doyulmazdı. 2011’den bu yana Atletico’nun başında bulunan Diego Simeone’nin oynattığı yarı robotik ve ziyadesiyle enerjik futbolu çıplak gözle izlemek çok keyifli olmaz mıydı?. Şenol Güneş idaresindeki Kartal’ın yavuz ve kararlı hücumlarına da tanıklık ederdik kesinlikle…
İspanyol arama-kurtarma takımlarının sarsıntı felaketi akabinde bölgede yaptıkları günler süren fedakar çalışmaları anlatmaya gerek yok. Bir can daha kurtarmak için kendi canlarını hiçe saymalarına şahit olduk. Tarih boyunca karşı karşıya gelmeyen iki ülkenin tekrar yan yana olmasıyla gururlandık.
Türkiye ve İspanya dün akşam da yan yana, omuz omuzaydı. Yıldızlar topluluğu Atletico Madrid’i koşa koşa İstanbul’a getiren his, zelzele bölgesine bir yardım eli daha uzatma asaletiydi. Gönülden teşekkürler arkadaşlar; gracias amigos! Beşiktaş 25. dakikada Gedson’la üstünlüğü yakaladı. Berkay’la başlayıp, Maxim’le olgunlaşan atakta Ghezzal kusursuz bir orta pasla topu Gedson’a aktardı. Grbic’le karşı karşıya kalan Portekizli yıldızın vuruşunda top ağlarla buluştu: 1-0. 29’da Axel Witsel’in baş vuruşunda top direkten geri geldi. 42’de Berkay’ın sol çaprazda topla buluşturduğu Umut Meraş’ın vuruşunda kaleci Grbic gole müsaade vermedi.
Diego Simeone 65. dakikada tam 10 değişikliği tıpkı anda yaptı. 70’te Morata ortaladı, Griezmann’ın vuruşunda Ersin topu köşeden çıkardı. Beşiktaş 88’de farkı ikiye çıkardı. 84’te Muleka’nın yerine oyuna giren Nkoudou, kaleci Grbic’i de geçtikten sonra hoş bir şutla ağları havalandırdı: 2-0.