Dağlık bir toprakta yer alan ve tarım alanları epeyce hudutlu olan Bayır köyünde, yüzlerce yıldır en kıymetli geçim kaynağını üzüm ve pekmez üretimi oluşturuyor. Köylüler, kayalıklar ortasında kazma kürekle düzenledikleri küçük alanları üzüm bağı yaparak geçimini sağlıyor.
Son yıllarda bağlarında görülmeye başlanan hastalık nedeniyle randımanın düşmesi üzerine alternatif eser arayışına giren köylüler için, son devirde yaygınlaşmaya başlayan kiraz üretimi umut oldu.
Çevre ilçelerden 20 yıl evvel getirilen birkaç fidan ile köyde üretilmeye başlanan kiraz, kalitesi ve aromasıyla ihracatçıların da dikkatini çekiyor. Geçtiğimiz yıllarda yalnızca bir tüccarın geldiği köy, yapılan haberler ve tanıtımlardan sonra ihracat yapan firmaların uğrak yeri oldu. Bu dönem köyde 4 tane ihracat yapan firma, kiraz alımı yaparken rekabetin getirdiği fiyat artışı üreticinin yüzünü güldürdü.
Karaman Ziraat Odası Lideri Mehmet Bayram, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllardır geçimini bağcılıkla sağlayan, pekmezi ve sofralık üzümüyle meşhur Bayır köyünde bağların kurumasıyla köy halkının alternatif eser arayışı içine girdiğini söyledi.
Yazları ekseriyetle köyün yaylasında geçiren vatandaşların yaklaşık 20-25 yıl evvel tesadüfen kirazla tanıştığını tabir eden Bayram, “Bu yayladaki topraklar bin 700 ile 2 bin rakım ortasında. Taşlık ve kayalık alanın içindeki küçük topraklar ekilip, dikilmiyordu. Atıl vaziyetteydi. Beşerler buralara kiraz bahçesi yapmaya başladı. Randıman alınınca bu bahçeler çoğaldı ve kiraz köy halkına alternatif bir eser oldu.” diye konuştu.
“Üretilen kirazlar direkt Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor”
Artık kirazın insanların birinci geçim kaynağı olduğunun altını çizen Bayram, şunları kaydetti:
“Bölgede yetişen kirazın rengi aroması ve tadı çok farklı. Kiraz bahçelerinin kurulduğu topraklar bakir ve verimli. Kimyasal gübre ile tanışmamış topraklar. 30 kalibreye kadar kiraz var. Artık firma geliyor, aldığı kirazları özel donanımlı tırlara yükledikten sonra ihraç ediyor. Üretim yalnızca bu köyle hudutlu değil. Buraya yakın İhsaniye, Akçaalan, Kalaba ve Ada köylerinde üretim var. Bayır merkez olduğu için üretici kirazını buraya getiriyor. Bu sene bin ton rekolte bekleniyor. Bunun 600-700 tonu ihracatlık eser. Zahmet çağdaş depolama ve alım merkezlerinin olmaması. Zira kiraz nazik bir meyve. Biz Ziraat Odası olarak köylülerle bir ortaya geldik. Kalite daha nasıl arttırılır diye tartıştık. İnşallah güz devrinde bölgedeki tüm toprakları tahlil edip, toprağın fazlalıklarını ve eksiklerini tespit edeceğiz. Burası Karaman’a 70 kilometre uzaklıkta. İmkanlar kısıtlı. Üretilen kirazlar direkt Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor. Bu kurallarda bile üretim yapıp dünyada ülkemizin ismini duyuran ve döviz kazandıran çiftçimizin elini öpüp takdir etmemiz lazım.”
“Fiyatlardan çok mutluyuz. Yüzümüz güldü”
Köy muhtarı Mustafa Ceylan da bu sene 7 lira ile 9 lira ortasında olan fiyattan şad olduklarını belirtti.
Bölgede kiraz üretimi olduğunu çok fazla kişinin bilmediğini vurgulayan Ceylan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Geçmişte bir ihracatçı firma ve bir kaç mahallî tüccar gelirdi. Geçen sene yapılan bir haber sayesinde ismimiz duyuldu. Ben basın yayın organlarına teşekkür ediyorum. Bu yıl yalnızca 4 ihracatçı firma alım yapıyor. Fiyatlardan çok mutluyuz. Yüzümüz güldü. Bu sayının daha da artmasını istiyoruz. Fiyat güzel olursa bu üretim kısa müddette katlanarak artar. Eserimiz çok kaliteli. 30 kalibreye kadar eser var. Daha yüzlerce dekar bahçe yapılacak alan var. Biz bu yaylada kiraz üretilebileceğini ispat ettik. Artık de sav ediyoruz, kiraz kalitesinde bir numarayız. Yetkililerden isteğimiz bize pazarlama ve alım merkezi konusunda yardımcı olmaları. Zira alım merkezlerine tırların yanaşabilmesi, tırlar gelinceye kadar kirazı koruyabilmemiz lazım. Herkesi bu bölgeyi görmeye davet ediyoruz. Gelenler pişman olmayacaktır.”